iPhone'la Hava Durumunu Kolayca Öğrenin

Geçenlerde yeni iPhone almış bir arkadaşımla konuşurken farkettim ki bazı kullanıcılar üçün parti uygulamalar ile uğraşmaktan, iPhone ile birlikte gelen uygulamalardan ve özelliklerden tam olarak haberdar değil. Bu yüzden en çok kullandığım uygulamaların başında gelen ve bir kaç püf noktası bulunan Weather (Hava Durumu) uygulamasından bahsedeyim istedim.

Weather uygulamasını ilk defa çalıştırdığımızda karşımıza Türkiye'ye ait olmayan bir şehrin bir haftalık hava durumu tahmini geliyor. İlk olarak yapmamız gereken bu şehri silip, yaşadığımız veya ilgilendiğimiz şehirleri girmek. Bunun için öncelikle ekranın sağ alt köşesindeki "i" simgesine tıklıyoruz.



Ardından açılan ekranın sol üst köşesinde yer alan "+" simgesine tıklıyoruz. Bir sonraki ekranda ise işimiz oldukça kolay, çünkü aradığımızın şehrin ilk birkaç harfini yazmamızla birlikte muhtemel sonuçlar karşımıza liste olarak çıkıyor.



Yukarıdaki şekilde dilediğimiz kadar şehir ekleyip, iPhone'un ekran kaydırma özelliğini kullanıp, kolayca eklediğimiz tüm şehirlerin hava tahmin raporlarını görebiliyoruz.

Weather uygulaması verilerini Yahoo'dan alıyor ve tahminler gerçekten başarılı. Özellikle Istanbul'da yaşayanlar için ufak bir hatırlatmam olacak. Yukarıdaki ekran görüntülerinden de anlaşılacağı üzere, Istanbul için olan değerler ile Istanbul'un Anadolu yakasında bulunan Kartal semti için olan değerler arasında farklılıklar var. Sanırım Istanbul için olan değerler Avrupa yakasına ait. Bu da verilerin ne kadar hassas olduğunu gösteriyor. Gerçekten İstanbul'un Avrupa ve Anadolu yakasında semtler arasında epey bir mesafe var.

Ayrıca İzmir şehri Yahoo'un veritabanında "Azmir" olarak geçiyor. Sanırım ingilizcede büyük "İ" olmaması nedeniyle böyle bir yola başvurmuşlar. Gördüğüm kadarı ile Türkiye'nin bir çok şehri kayıtlı. Umarım sizin yaşadığınız şehir de vardır. Çünkü bu uygulama gerçekten çok faydalı.

SIMport ile SIM kartınızdaki numaralara erişim

SIMport uygulaması yaklaşık 3 ay önce Sezer Yeşiltaş'ın bizlere tanıttığı ISIM uygulamasına ek olarak SIM kartınızdaki numaraları IPhone'a aktarmak için alternatif bir çözüm.
(+) Artıları

• Ücretsiz:)
• SIM kartınızdaki numaraların hepsini veya sadece istediklerinizi tek bir seferde topluca IPhone rehberine taşıyabilirsiniz.

(-) Eksileri

• iPhone rehberinden SIM kartınıza kopyalama yapamıyorsunuz.

Kurulum:

SIMport'u ücretsiz olarak Installer aracılığı ile Categories/iClarified altındaki "SIMport" paketi ile kurabilirsiniz. Installer'da iClarified'ı görememeniz durumunda "Sources" kısmında kaynak olarak "http://installer.iclarified.com" adresini eklemeniz gerekmekte.

Uygulamayı kurduktan sonra ana menüye eklenen SIMport ikonuna tıkladıktan sonra SIM kartınızda bulunan kontak bilgilerinin listesi ekrana gelecek. Kontak listesinde bulunan bilgileriniz IPhone'a aktarılmak üzere otomatik olarak seçili geliyor. Burada IPhone'a aktarmak istemediğiniz bilgiler varsa ilgili kontağı seçerek Detay kısmından kaldırabilirsiniz. En son aşamada sağ üst köşedeki Import'a basarak SIM kartınızdaki bilgileri IPhone'a taşıyın.

SIMport 1.0'ı IPhone 1.1.4 versiyonunda denedim ve herhangi bir sorunla karşılaşmadım.

Sorunsuz kullanımlar..

1Shoot

Iphone ile fotograf çekerken çekilen sorunlardan en önde gideni fotograf çekerken titremeden dolayı fotograflardaki netlik sorunudur heralde. 1Shoot bu konuya Iphonesal bir çözüm getiriyor. 1Shoot Iphone içerisindeki Hareket Sensörü ile fotograf özelliğini birleştirerek çok güzel bir uygulama ile karşımıza çıkıyor. 1Shoot çok basit bir mantık üzerine kurulmuş. Çalıştırma butonuna bastıktan sonra yapmanız gereken, telefonunuzu sarsmadan beklemek.

1Shoot sizin için elinizin titremediği ilk anda fotografı çekiyor. Uygulamada Single ve Multi olmak üzere 2 moda sahip.

Uygulamayı linkinden ilk çalıştırdığınızda single modda açılan uygulamamızın alt kısmında bulunan Multi Mode butonuna tıklayarak çoklu çekme moduna geçiyoruz. Single Mode da uygulama ilk sarsıntısız anda fotografı çekerek masaüstüne dönüş yapıyor. Multi Modeda ise Finish tuşuna basana kadar sürekli fotograf çekmeye devam ediyor. 1Shoot'un kendi kendinizin fotografını çekmek isteğinizde ve sarsıntısız fotograf çekmek gerektiğinde kullanımı çok uygun.

Uygulama yükleme bilgileri:
1-Source : http://modmyifone.com/installer.xml
2-Uygulama Adı: 1Shoot
3-Kullandığım Versiyon : 1.1.4

Yüklemede sorun yaşarsanız : Iphone Istaller

iPhone VideoRecorder

GÜNCELLEME (27/06/2009) : Aşağıdaki program resmen video kayıt desteği bulunmayan eski iPhone modelleri içindir. En son çıkan iPhone 3GS'de zaten video kayıt özelliği vardır.

Apple, iPhone için bir video kaydedici program düşünmemişti, bu eksiklikten hep önemli bir handikap olarak bahsedildi.

Ancak üçüncü parti yazılımcılar iPhone'da eksik denilen bir çok özellik için uygulama geliştirmeye devam ediyorlar. ShowTime, iPhone için geliştirilmiş ilk video kaydedici programdı. Bu program saniyede sadece 6 kare kaydedebiliyor ve ses kaydedemiyordu. Bir bağış yapmazsanız 5 saniyeden fazla kayıt yapmanıza da izin vermiyorlardı.

Geçen hafta kurduğum VideoRecorder programı, daha gelişmiş bir video kaydedici. Saniyede 15 kare kaydedebiliyor ve görüntüyle birlikte ses de alabiliyor. Uygulamanın en önemli iddiası ise video kaydetme işlemini minumum yer kaplayarak yaptığı.

Bu programla 30 saniyeye kadar kayıt yapabilirsiniz. Eğer lisans satın alırsanız hafıza dolana kadar kayıt yapabiliyorsunuz. İlk açılışta ve bazı durumlarda lisans satın almanız için uyarılar gelecektir, continue evaluation düğmesine basarak uygulamayı deneme sürümü olarak kullanmaya devam edebilirsiniz.

Settings düğmesine basarak ayarlar ekranına geçebilir, bazı ses ve görüntü kalite ayarları yaparak kaliteyi düşürüp performansı arttırabilir ve videolarınızın daha az yer tutmasını sağlayabilirsiniz.

Settings bölümünde yaptığınız çekimin yatay mı düşey mi kaydedileceğine karar verebiliyor, çekim yaptığınız ortamdaki ışık miktarına göre parlaklık ayarı yapabiliyorsunuz.

Kayıt işlemi bittikten sonra videonuz, mp4 formatını dönüştürülmek üzere bir işlemden geçiriliyor. Ne kadar uzun bir kayıt yaptıysanız bu işlem de o kadar uzun sürüyor.

Bu işlem bittikten sonra çektiğiniz videonun üzerine tıklayarak :

• oynatılmasını (Playback)
• email ile gönderilmesini (Send by email)
• isminin değiştirilmesini (Rename)
• silinmesini (Delete) sağlayabilirsiniz.

Kaydettiğiniz tüm videoları /private/var/mobile/Media/iPhoneVideoRecorder dizininde bulabilirsiniz. Eğer 1.1.2 veya daha eski bir iPhone sürümü kullanıyorsanız videolarınıza /private/var/root/Media/iPhoneVideoRecorder dizininden ulaşabilirsiniz.

Installer'a http://www.iphone-recorder.com/install2 adresini source olarak ekleyerek VideoRecorder uygulamasını kurabilirsiniz.

iBirthDay ile Doğum Günlerini Unutmayın

Eğer Telefon Rehberinde, arkadaşlarınızın doğum günlerini de tutuyorsanız iBirthDay uygulamasını çok seveceksiniz. iBirthDay sayesinde arkadaşlarınızın doğum günlerini unutmanız imkansız. iBirthDay uygulamasını tanıtmadan evvel Adres Defterine doğum günü nasıl eklendiğinden de bahsetmekten fayda var.

Öncelikle Rehber'den (Contacts) bir arkadaşımızı seçiyoruz ve sağ üst köşedeki "Düzenle" (Edit) düğmesine ve ardından gelen ekranın en altındaki "Detay Ekle" (Add Field) seçeneğine tıklıyoruz.

Bu sefer karşımıza çıkan ekranın da alt tarafında yer alan "Doğum Günü" (Birthday) seçeneğine tıklıyoruz, arkadaşımızın doğum gününü set ediyoruz ve ekranın sağ üst köşesindeki "Kaydet" (Save) düğmesine tıklıyoruz.

Eğer yukarıdaki adımları düzgünce yaptıysanız arkadaşınızın telefon numarısının yer aldığı ekranda, doğum tarihinin de yer aldığını göreceksiniz. Bu şekilde diğer arkadaşlarımızın da doğum tarihlerini girdikten sonra, iBirthDay ile neler yapabileceğimize bir göz atalım.

iBirthDay'in ilk çalıştırdığımızda karşımıza dire oldukça basit ve sade hazırlanmış olan ayar (setting) ekranı çıkıyor:

* Service : Bu seçeneği "I" (ON) konumunda bırakırsanız, iBirthday sürekli arka planda servis olarak çalışır ve vakti geldiğinde sizi uyarır.
* Check Time : Eğer Service seçeneği "I" (ON) konumunda ise her gün bu saatte adres defterinizdeki tüm doğum günleri, "Alert" seçeneğindeki ayara göre kontrol edilir ve vakti gelenler "Sounds" seçeneğindeki müzikle uyarılır. Bu yüzden gecenin bir yarısını veya sabahın körünü set etmenizi tavsiye etmem.
* Alert : Doğum günlerinin ne zaman hatırlatılacağı bu seçenekle ayarlanır. "On date of birthday işaretliyse hatırlatma doğum gününde, "1 day before" işaretliyse hatırlatma doğum gününden bir gün önce yapılır.
* Sounds : Hatırlatmanın hangi müzikle yapılacağı bu seçenekle belirlenir.
* SprgBoard Text : Bu seçenek "I" (ON) konumundaysa iPhone'un ana ekranında (SpringBoard) , en üstte arkadaşınızın doğum günü olduğunu hatırlatıcı bir mesaj çıkar.

Doğum günü hatırlatıcı "Check Time" alanında ayarladığınız saatte devreye girdiğinde karşınıza aşağıdaki gibi bir menü çıkacaktır. Bu sayede arkadaşınızı hemen arayıp veya SMS atıp doğum gününü kutlayabilirsiniz.

Eğer iBirthDay'i, arka planda sürekli çalışan bir servis olarak kullanmak istemezseniz (ki pil tüketimini arttıracağından pek tavsiye etmiyorum) arada bir "BirthDay List" seçeneğine tıklayıp arkadaşlarınızın doğum günlerini toplu halde aşağıdaki gibi görebilirsiniz:

iBirthDay uygulamasını Installer aracılığı ile ModMyApple.it paketi altından yükleyebilirsiniz. Eğer Installer'da göremiyorsanız kaynak olarak "http://www.serverasp.net/chiafa/MMA/repo.xml" adresini eklemeniz gerekebilir.

Pool 2.0

İlk versiyonu çıktığı zaman tanıttığımız iPhone'daki ilk (sanırım da tek) bilardo oyunu olan Pool'un bugün yeni bir versiyonu yayınlandı. Bilardo, iPhone'u olan, olmayan tüm arkadaşlarımın en favori oyunu. Bu oyun yüzünden fırsat buldukları her an iPhone'larımızı elimizden alıyor, henüz iPhone sahibi olamayan arkadaşlar.

Pool'un yeni versiyonu ile ilgili hem süper iyi hem de süper kötü haberlerim var. Önce tabii ki uzun zamandır beklediğimiz güzel haberleri paylaşalım:

* Artık 2 kişi rakip olacak şekilde karşılıklı oynanabiliyor, hem de bilardo sevenlerin alışık olduğu klasik tarzda. Tabii ki aynı iPhone'da. Henüz ağ üzerinden oyun desteği yok.
* Maçlar tavla gibi setler halinde oynanabiliyor.
* Artık bilgisayara karşı da oynanabiliyor ve Ayarlar (Settings) kısmından zorluk derecesi (AI level) ayarlanabiliyor.
* Maçlar kayıt edilebiliyor ve daha sonra kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz.
* Maç ortasında ana menüye dönülebiliyor. Bunun için sol üst köşedeki ik adet küçüktür işaretinden oluşan düğme kullanılıyor.
* Topa vuruşlarda ince ayar yapılabiliyor. Bunun için ekranında altında yer alan "-" ve "+" düğmeleri kullanılıyor.

Gelelim ise kötü habere. Pool'un geliştiricisi bu kadar uğraşınca doğal olarak gönlünüzden ne koparsa hesabı bağış (en az 1$) istiyor. Bağış yapmasak da oynayabiliyoruz fakat ücretsiz versiyonunda bazı kısıtlar mevcut:

* Maç kaydetme ve yükleme opsiyonları kapalı.
* Bir günde en fazla 7 el oynayabiliyoruz. Fakat tek kişilik modu hala sınırsız.
* Setler 1 adet ile sınırlı.

Günlük oyun hakkımız bittiğinde karşımıza aşağıdaki ekran çıkıyor.

Eğer Ben bilardo hastasıyım, ne yapar eder bağışta bulunurum" derseniz yapmanız gereken bu link üzerinden PayPal hesabınız ile bağış yapmak ve size gönderilecek kodu Ayarlar (Settings) ekranının en altında yer alan alana girmek.

Pool uygulaması Installer'da Games paketi altında yer alıyor. Eğer göremiyorsanız Source'larınız arasında "Ste Packaging" yok demektir. "http://repo.smxy.org/iphone-apps" linkini kaynak olarak ekleyerek yükleyebilirsiniz.

iPhone'da El Yazısı Tanıma Özelliği

Uyarı : HWPen'i uninstall eden bazı kullanıcıların cihazları kitleniyormuş. Bu yüzden uygulama daha stabil bir hale gelinceye kadar kurulumunu tavsiye etmiyoruz.

iPhone'da yazı yazmak için gerekli durumlarda ortaya çıkan bir sanal klavye bize yardımcı oluyor. HWPen uygulamasını kurarsanız bu sanal klavyeye ek bir özellik geldiğini göreceksiniz. Klavyenin sol alt köşesinde yer alan düğmeye tıklayarak parmağınızla yani el yazısıyla da yazabiliyor olacaksınız.

HWPen bir el yazısı tanıma sistemi ve iPhone'a entegrasyonu çok başarılı yapılmış. Mevcut sürüm bir deneme sürümü, bazı problemleri var ama yine de ilginç bir deneyim, denemekte fayda var :)

Aşağıda iPhone Notes uygulamasını kullanırken ortaya çıkan sanal klavye ve klavyenin sol altında daha önce olmayan düğmeye tıklayarak açılmış el yazısı tanıma sistemini görüyorsunuz.

El yazısı yazabildiğiniz alanın sol tarafında ABC, 123 ve Çince birkaç harfin bulunduğu düğmeler yer alıyor. Eğer harflerden oluşan bir şey yazacaksanız önce ABC düğmesine basıp sonra harfleri yazmanız gerekiyor, rakam yazacak iseniz önce 123 düğmesine basmanız gerekiyor. Çince birşeyler yazmak için ise diğer düğmeye basıyorsunuz. Bu işlem, el yazınızı tanımada sisteme kolaylık sağlıyor.

Aşağıdaki ekran görüntüleri email uygulamasından. El yazısı tanıma seçeneğine geçtiğinizde sadece tek karakter girebileceğiniz bir ekran geliyor ve yazınız yanlış tanındıysa size sunulan alternatiflerden doğrusunu seçebiliyorsunuz, bu kullanım aşağıda soldaki ekranda yer alıyor.

El yazısı tanıma bölgesinde sağ ok işaretine tıklarsanız farklı bir kullanım şekline geçersiniz. Artık birden fazla karakteri yan yana yazabilirsiniz ancak sistem bu şekilde çok başarılı çalışmıyor, harf veya rakamları tek tek yazmak daha başarılı bir sonuç üretiyor, bu kullanım yukarıda sağdaki ekranda yer alıyor.

Programı installer'da HWPen adıyla bulamıyorsanız, http://iphonecake.com/dfiles/all.xml adresini source olarak ekleyin ve tekrar deneyin.

iPhone Fring

Hepimizin bildiği gibi MSN, Yahoo, ICQ, Skype, Google Talk, vs. gibi bir çok ücretsiz anında mesajlaşma servisi mevcut. Doğal olarak da her biri için ayrı hesaplar ve uygulamalar kullanıyoruz. Hatta daha evvel bir yazımızda, iPhone'da Google Talk servisini kullanarak anından mesajlaşma yapabildiğimiz iChabber uygulamasından bahsetmiştik. Eğer birden fazla servise üyeyseniz ve hepsini aktif kullanıyorsanız, her biri için ayrı uygulama yüklemek ve çalışır durumda tutmak oldukça zahmetli.

İşte tüm bu servisleri tek bir uygulamada toplayan Fring'in, geçenlerde iPhone versiyonu yayınlandı. Fring sadece tüm servisleri bir araya toplamakla kalmıyor, arkadaşlarınızla hem yazılı hem de sesli görüşme yapmanıza imkan veriyor. Tabii ki sesli görüşmeler VOIP denen teknloji kullanarak sadece Wi-Fi bağlantısı üzerinden olabiliyor.

Fring'i ilk kurduğumuzda karşımıza sadece bir kere çıkacak bir hesap ekranı geliyor. Eğer daha evvelden bir fring hesabımız yok ise "New" isimli düğmeye tıklayıp yeni bir hesap tanımlıyoruz. "Existing" düğmesi ise eğer daha evvelden bir hesabımız var ise direk login olmak için kullanılıyor. Hesap Tanımlama (Account Setup) ekranında "User ID-Kullanıcı Adı", "Nickname-Takma Ad" ve "Password-Şifre" alanlarını doldurduktan sonra "Register" düğmesine basıp kayıt işlemini tamamlıyoruz.



Eğer daha evvel başkasının aldığı bir Kullanıcı Adı'nı (User ID) seçersek aşağıdaki gibi bir hata mesajıyla karşılaşıyoruz. Bu durumda başka bir kullanıcı adı seçmemiz gerekiyor. Bir de dikkatinizi çektiyse kayıt sırasında bizden e-mail adresi istenmiyor. Bu yüzden şifremizi bir yere not etmemizde fayda var. Çünkü unutursak tekrar kayıt olmamız gerekecek. Bu arada kullanıcı adını veya şifremizi de yanlış girdiğimizde de aşağıdaki hata mesajı çıkıyor.

Kayıt ve login aşamasını geçince ilk yapmamız gereken ekranın en altında yer alan "Communities" sekmesini kullanarak üye olduğumuz mesajlaşma servislerinin ayarlarını bir kere yapmamız. Bu aşama da aslında oldukça basit ve sadece kullanıcı adı, şifre yeterli oluyor. Servislerin yanında "Chat Only" yazanlar ile sadece yazılı mesajlaşma yapabiliyoruz. Diğerleri ile ise sesli görüşme (VOIP) yapmak mümkün. "Communities" sekmesinde hangi servislere bağlandıysak "Buddy List" sekmesinde o servislerdeki arkadaşlarımızın listesi toplu halde geliyor.

Herhangi bir arkadaşınıza mesaj göndermek istediğimizde yapmamız gereken üzerine bir kere tıklayıp karşınıza çıkan ekrandan "Call" veya "Chat" seçeneklerinden bir tanesini seçmek. Eğer arkadaşımızda da sesli mesaj için gerekli donanım (kulaklık, mikrofon ya da iPhone Fring) varsa "Call" seçeneği ile Wi-Fi üzerinden ücretsiz görüşme yapabiliriz. Eğer deneme için o an kimseyi bulamazsanız "fring test call" telesekreteri ile görüşebilirsiniz. En azından ses kalitesi hakkında fikir sahibi olabilirsiniz.

Eğer Skype ve SIP gibi servislere üye isek "Dialer" ekranını kullanarak fring uygulaması ile normal cep telefonlarını ve sabit hatları arayabiliriz. Tabii bu servisler tamamen ücretsiz değildir ama klasik telefon ücretlerine göre çok daha uygundur. Örneğin poivy.com gibi SIP servisleri Türkiye'deki sabit hatları ücretsiz aramamıza imkan verir, tabii ki suistimal etmeden :) Suistimal durumunda ücretsiz görüşmeler de ücretlendirilir.

SIP veya Skype ile klasik bir telefon numarasını çevirirken mutlaka numarının başına +ülke ve il kodunu eklememiz gerekiyor. Türkiye'yi arasak bile.

Communities sekmesinden SIP veya Skype ayarı yapmadan ve bu hesaplarınızda yeterli bakiye olmadan klasik telefon numaralarını Fring ile arayamayız.

Bir de "Add Buddy" sekmesinde hiç bir mesajlaşma servisine üye olmayan arkadaşlarımızı da fring kullanıcı adını kullanarak ekleyebiliriz. MSN, Google gibi servislere üye olanları ayrıca eklememize bence gerek yok çünkü onlar zaten otomatik olarak "Buddy List" 'e gelmekte.

Son olarak Fring ile ilgili bilmeniz birkaç önemli nokta:

* Sesli görüşmeler (VOIP) sadece Wi-Fi bağlantı üzerinden yapılabilir. EDGE bağlantıyı desteklemez.
* Fring'te tanımladıktan sonra MSN, Gmail, hesaplarınızın şifresini değiştirirseniz Fring hata vermez fakat bu servisteki arkadaşlarınız listelenmez. Şifre değişikliği yaptıktan sonra mutlaka "Communities" ekranından tekrar tanımlama yapmak gerekir.
* "Home" düğmesine basmakla Fring uygulaması kapanmaz ve arka planda çalışır. Bu sayede sürekli online gözükürsünüz ve mesaj alabilirsiniz. Fring'i tamamen kapatmak için sağ alt köşedeki "Exit" düğmesini kullanmalısınız.

GÜNCELLEME : Aşağıdaki kurulum adresi 1.1.x versiyonları için geçerlidir. App Store'dan uygulama yükleyen iPhone 3G veya versiyon 2.x kullanıcılarının Fring'in App Store Versiyonu Yayınladı yayınlandı başlıklı yazımıza göz atmalarında fayda var.

Fring uygulamasını Installer aracılığı ile http://fring.com/iphone.xml kaynak adresini kullanarak yükleyebilirsiniz. Eğer ilk seferde fring paketi altında "fring pre-release 0.978" uygulaması gözükmez ise Installer'ı kapatıp tekrar açın. Gerekirse "Sources" sekmesinden bir "Refresh" yapın. http://www.fring.com/iphone adresinde de kurulum adım adım ekran görüntüleriyle anlatılmış.

iPhone Şarj Cihazı İçin Amerikan Priz Çevirici

iPhone'lerını Amerikadan alanların büyük bir kısmı, şarj işlemini bilgisayarlarındaki USB çıkışlarını kullanarak yapmaktadırlar. Bunun nedeni de Amerika'dakin prizlerin, Türkiye'deki prizlerden farklı olmasıdır. Dolayısıyla Amerika için üretilmiş bir fiş, Avrupa ülkerindeki prizlere takılamaz.

Bu farklılığın nedeni Amerikada'ki şebeke elektriğinin 110 Volt - 60 Hz. , Avrupa'daki şebeke elektriğinin ise 220 Volt - 50 Hz. olmasıdır. Vakti zamanında elektrikli cihazlar kazayla yanlış prizlere takılmasın diye giriş kısımları farklı yapılmıştır. Çünkü 110 Volt'a göre üretilmiş bir cihazın 220 Volt'a takılması, cihazın bozulmasına neden olabilir.

Günümüzdeki elektronik ürünler ise, global ekonominin de etkisiyle genelde hem 110 hem de 220 Volt'ta çalışacak şekilde üretilmektedirler. iPhone'un şarj cihazı da, üzerinde de yazdığı (Input: 100-240V~ 0.15A 50-60 Hz) gibi 110-240 Volt aralığındaki tüm şebekeleri destekler.

Sonuç olarak herhangi bir elektrikçiden veya büyük alışveriş merkezinin elektrik reyonundan alacağınız 1-2 YTL aralığındaki basit bir Amerikan Priz Çevirici ile, şarj cihazınızı prize takarak da kullanabilirsiniz. Bu tip çeviriciler içinde elektronik devre bulundurmaz ve 22o Volt'u 110 Volt'a çevirmez. Tek yaptıkları diktörtgen fişi, yuvarlak fişe çevirmektir.

Yukarıdaki resimde gördüğünüz çevirici de Ataşehir Migros'tan 1.9 YTL'ye alınmış basit bir çeviricidir ve iPhone'umu gayet sağlıklı bir şekilde şarj etmektedir.

BossPrefs ile Telefon Servisini Kolayca Kapatın

Yaklaşık 2 ay önce, EDGE, Wi-Fi, SSH, vs. gibi servisleri kolayca kapatıp açmamızı sağlayan, iPhone'da en çok kullanılan uygulamaların başında gelen BossPrefs uygulamasını tanıtmıştık. BossPrefs bu aralar sık sık güncellenmekte ve yeni özellikler kazanmakta. Fakat son gelen ve iPhone'un orijinalinde bulunmayan Telefon servisini kolayca kapatma ve açma özelliğinden özellikle bahsetmek istedim.

Bazen iPhone'u, iPod Touch gibi, sadece Wi-Fi bağlantısını kullanarak kullanmak istiyoruz. Özellikle bir uygulamanın ortasında telefon çalarsa, çoğu uygulama otomatik olarak kapanıyor ve kaldığı yerden devam etmiyor. Normalde iPhone'da "Airplane Mode" (Uçak Modu) diye adlandırılan ve kapattığınızda Wi-Fi, EDGE, Telefon, vs. gibi tüm kablosuz erişimlerin devre dışı bırakıldığı bir servis mevcut. Fakat Wi-Fi'ın açık ve diğer kablosuz bağlantıların kapalı kaldığı bir servis mevcut değil.

Bunun için ya SIM kartınızı çıkaracaksınız ya da aşağıdaki gibi, BossPrefs'in yeni eklenen Phone servisini kullanacaksınız.

Phone servisi kapalı iken telefonunuz da kapanmış olur, kimse sizi arayamaz, siz de arayamazsınız. Eğer bu servisi kullanmak ve ekranda kalabalık yapmasınız istemiyorsanız sol üst köşedeki "Config" düğmesini tıklayıp sonra kaş

Bir de birkaç versiyon önce eklenen, BossPrefs'in ana ekranında iken sağ üst köşedeki "More" düğmesine tıkladığınızda karşınıza çıkan bazı kullanışlı özellikler mevcut. Örneğin "Fix User Dir Permissions" seçeneği 1.1.3 versiyonunda sonraki cihazlarda yaşanan, "mobile" kullanıcısının "Library" klasörü altındaki bazı klasörlere yazamama problemini çözmekte.



Mail uygulamasının çökmesi, Summerboard temalarının çalışmaması gibi sorunlar ile karşılaştığınızda, bu menüden "Fix Me" seçeneğine tıklayarak sorunlarınızı giderebilirsiniz.

iPhone'da iChabber ile Google Talk

Google Talk kullanıcıları olarak uzun zamandır beklediğimiz, iPhone'da chat yapabilme imkanına iChabber ile nihayet kavuştuk. iChabber, şu an için çok süper özellikler sunmasa da, Gmail kullanıcılarının iPhone'da chat yapmasına imkan sunan tek uygulama olması açısından oldukça faydalı bir uygulama.

Google Talk, altyapısında Jabber diye isimlendirilen açık bir teknoloji kullanıyor. Dolayısıyla iChabber, altyapısında Jabber kullanan tüm chat sunucularına bağlanabiliyor. Türkiye'de de bir çok kurumsal firma, anında mesajlaşma altyapısı için Jabber kullanıyor.

iChabber, şu an daha ilk versiyonlarında olduğu için, konfigürasyonu ve kullanımı oldukça basit. Uygulamayı ilk çalıştırdığımızda karşımıza bir hesap konfigürasyon ekranı çıkıyor.



Eğer iChabber'ı, Gmail hesabınızla kullanacaksanız tek yapmanız gereken, kullanıcı adınız ve şifrenizi girip, "Google Talk" seçeneğinin "ON" konumunda olduğundan emin olup ekranın sağ üst köşesindeki "Login" düğmesine basmak. Eğer "Login" düğmesine bastıktan sonra uygulama kendiliğinden kapanır ve SpringBoard'a (masa üstü) dönerse, kullanıcı adını veya şifrenizi yanlış yazmışsınız demektir.

İnternete direk değil de, bir proxy sunucusu üzerinden çıkıyorsanız (ki genelde çoğu işyerinde böyledir) "Proxy" seçeneğini "ON" konumuna getirip, diğer alanları da uygun şekilde doldurup Jabber sunucularına bağlanabilirsiniz. EDGE bağlantısı kullanıyorsanız, %99 proxy ihtiyacı olmayacaktır. Genelde iş yerinizdeki Wi-Fi bağlantısını kullanıyorsanız proxy'ye ihtiyacınız olur.



iChabber ile login olduktan sonra karşınıza, online olanlar başta olmak üzere "Contact List" çıkıyor. Google Talk'ta da olduğu gibi, arkadaşlarınızın yanlarındaki renkli simgeler online, away, vs. gibi durumları gösteriyor. İstediğiniz ismin üzerine tıklayıp mesaj yazabiliyorsunuz.

iChabber daha yolun başında olduğu için PC'deki kullanım kolaylığını pek sunamıyor. Örneğin biriyle yazışırken, başka biri size mesaj atarsa, diğer chat ekranına kolayca geçiş yapamıyorsunuz. Zaten kullanınca ne demek istediğimi hemen anlayacaksınız. Fakat ben ileriki günlerde kullanımla ilgili ciddi iyileştirmeler bekliyorum.

iChabber'ı, Installer aracılığı ile "iSpazio Devs" paketi altından kurabilirsiniz. Eğer Installer'da göremezseniz o zaman "Sources" kısmında kaynak olarak "http://repo.ispazio.net" adresini eklemeniz gerekir.

EDGE üzerinden internete bağlıyken bazı kullanıcılar, DNS sorunları nedeniyle iChabber'da bağlantı sorunları bildirmişler. Siz de böyle bir sorun yaşarsanız "Google Talk" seçeneğini "OFF" konumuna, "SSL" seçeneğini de "ON" konumuna getirip, "Server" alanına 209.85.137.125 değerini girip "Login" deneyin.